Ay ışığı tüm kenti aydınlatıyor. Ruhumun derinliklerine seslenen bir müziğe denk geldim. Evet buna şarkı demek fazla basite kaçabilir. Tüm iyiliklerin, kötülüklerin, sarı papatyalarla dolu yemyeşil çayırların, hüzünlü ayrılıkların ve uzun bakışmaların eseri bu müzik. Usulca bana hitap ediyor, benimle konuşuyor. Bana ne demeye çalıştığını henüz anlamış değilim, belki de anlamak hayatımın asıl amacı olmalı. Anlamak, unutmamak, düşünmek... Bizi yoran şeyler aslında bizi mutlu edenlerdir. Bizi yormuyorsa ve düşündürmüyorsa onun bizim için pek de bir anlamı yoktur. Düşünmek berberinde harekete geçmeyi de getirir ve sonuç olarak mutlu olduğumuz şeyler uğruna eyleme geçmiş oluruz. Duygular bizi düşünme ve harekete geçme esnasında karşılar. Hareketimizin amacını, sonucunu ve gidişatını belirlemede fazlasıyla etkileri var. Bilimsel konuşmayı seviyorum fakat şu an yeni bir müziğe geçtim ve biraz bu müzikten bahsetmek istiyorum. Çok uzun zaman geçse bile dinlediğimde bana bu anı ve bu an gibilerini anımsatacak bu müzik. Bana şefkat gösteriyor, beni koruyor, aydınlatıyor. Haz, mutluluk ve hüzün duygularının bombardımanına tutuyor. Bu müzik benim geçmişim, şu anım ve içimdekilerin bir özeti. Ahh böyle hissetmeyi çok seviyorum ve bu hissi henüz hiç tanımamış olanlara ise gerçekten üzülüyorum. Hayatlarının, çevrelerinde çok fazla insan ve macera olunca anlamlı olacağını ve mutlulukla dolacağını düşünüyorlar. Hayır öyle değil üzgünüm. Derinlerdeki senle seni tanıştıran o müziği ya da izlediğin şeydeki o anı yaşamak ve farkına varmak tüm maceralar ve kişilerden daha anlamlı. İçimizde olan biteni hiçbir zaman tam anlamıyla anlatabileceğimizi düşünmüyorum. Bu çok ince bir mesele. Zihninde her şey sanki bir pamuk ipliğine bağlı ve her yerden fışkırmış bir halde. Sen anlattıkça çoğalıyor, inceliyor şekil değiştiriyor. Durmadan evrim geçiyor çünkü duyu organlarımızla ve aklımızla kavradığımız her şey her an bizi yeniliyor ve farklı deneyimler yaşatıyor. Ahh daha önce de dediğim gibi bu hisse bayılıyorum. Kendimi bir şeylere adamayı seviyorum. Yapmak zorunda olduğum şeyler yerine bana iyi gelenleri yapmak her zaman önceliğim oldu. Bu yüzden sevdiğim şeylere yoğunlaşmak ve kendime ondan bir parça katmak beni harika hissettiriyor. Sanırım kendimi seviyorum
|